29 Aralık 2012 Cumartesi

Karbonhidrat İçeren Besinler ve Zayıflama

Karbonhidrat içeren besinlerin dikkatli bir biçimde tüketilmesi gerekmektedir. Kilo vermek isteyen bir kişinin karbonhidrat miktarını iyi ayarlaması durumunda kilo vermesi mümkündür. Vücutta olması gerekenden fazla karbonhidrat oranı olduğunda vücut ihtiyacı olanı yaktıktan sonra kalanı yağa dönüşmektedir. Dolayısı ile karbonhidrat içeren besinler tüketilirken oldukça dikkatli davranılmalıdır.
Yapılacak olan diyetlerde karbonhidrat oranı düşük besinlerin tercih edilmesinin kilo vermeyi hızlandırdığı bilim adamları tarafından ortaya konulmuş bir tezdir. Ekmek gibi unlu ürünlerin tüketilmesi oldukça uzak durulması gerekilen bir konudur.
Karbonhidrat oranı ideal olarak %30-40 dır. Bu oranın daha düşük olması elbette kilo kaybı için daha yararlıdır. Lifli besinlerin alınması da bir diğer önemli unsurdur. Lif yapısı itibari ile tokluk hissi verebilir. Aynı zamanda lif tüketildiğinde su ihtiyacı oldukça artacaktır. Zayıflamanın en önemli yardımcısı su lif ile beraber ayrılmaz ikilidir.

Karbonhidrat dikkatli tüketildiğinde kilo için zararlı olmayan besinlerdir. Ayrıca karbonhidratlar üç sınıfa ayrılmaktadır. Basit, birleşik ve kompleks. Bu üç madde içerisinden en sağlıklı olan karbonhidrat kompleks (nişasta vb. gıdalar) ’ dır.
Bir çok kişi tarafından düşük karbonhidratlı ancak yüksek proteinli diyetler uygulanmaktadır. Karbonhidratın düşük olması özellikle karaciğerde depolanan glikojeni yok etmektedir. Dolayısı ile vücutta aşırı su kaybı meydana gelmektedir. Oldukça popüler olan bu yöntem aslında bilindiği kadar kalıcı ve etkili olmamaktadır. Aslında kaybedilen fazla kilolar değil su ve kaslardır.
Karbonhidrat vücut için önemli bir yakıt kaynağıdır. Yani vücutta karbonhidrat seviyesinin aşırı düzeyde azalması kişinin daha bitkin bir hale bürünmesine neden olmaktadır. Daha çabuk yorulabilir ve gerekli olan egzersiz hareketlerini yapamaz hale gelebilirsiniz. Bu nedenle karbonhidrat seviyesinin vücutta dengeli bir düzeyde korunması kilo vermeniz için oldukça dikkat edilmesi gerekilen bir maddedir.

14 Aralık 2012 Cuma

Kilo Vermek Neden Bu Kadar Zor ?

Kilo vermede başarılı olmanın tek yolu bunu, yaşam tarzınızda yapacağınız bir değişiklik olarak görmektir. Kısa bir dönem boyunca aç kalmayı diyet olarak algılayanların elde edeceği tek şey, kısa zamanda diyeti bırakmak olacaktır. Çünkü zor gelecektir. Bu nedenle de sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı uygulamak en yiyisidir. Çoğu diyetisyen kadınların, günde 1300-1500 kalori alması gerektiğini belirtiyor. Eğer örneğin 1000 ya da altı kalorilik bir diyet uygulamaya kalkarsanız, sürekli aç kalmaktan ötürü o diyeti bırakmanız çok muhtemeldir. Üstelik dengeli bir diyetle pek çok farklı besinden de faydalanabilirsiniz.
Ünlülerin diyetlerini takip etmek
Jennifer Aniston gibi görünme fikri çekici gelebilir ama pek çok diyetisyen, bu sene çok moda olan ünlülerin diyetlerini eleştiriyor. Jennifer Aniston ve Geri Halliwell’in favori diyetler olan Atkins diyeti şüphesiz işe yarıyor. Ancak bu diyet, alınan karbonhidratı ciddi şekilde kıstığı ve proteini artırdığı için ideal olmaktan uzak. Çünkü karbonhidratlar dengeli beslenmenin önemli bir parçası ve bol protein-az karbonhidratlı beslenme vücudun kalsiyum kaybetmesine neden oluyor. Ünlülerin yaptığı çoğu diyet, belli bir besin ya da besin grubunu programın dışında tutmaya yönelik olduğundan, bağlı kalınmaları ve başarılı olunması zor diyetlerdir. Bunun yerine hem karbonhidrat, hem de protein içeren az yağlı bir diyet tercih edilmelidir.
Yedikleriniz konusunda kendinizi aldatmak
Diyetinizi harfiyen uyguladığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Ancak eğer hala kilo vermiyorsanız, o zaman yedikleriniz konusunda kendinizi kandırıyor olabilirsiniz. Örneğin çayın yanında yediğiniz o 2 tane bisküviyi, ya da doğum günü partisinde elinize tutuşturulan pastayı, ağzınıza attığınız bir avuç fıstığı, ya da yerdiğiniz grissinileri saymayı unutuyorsunuzdur belki, ya da kendinizden bile saklıyorsunuzdur. Ama bunlar biriktikçe kilo verememenizin sebebi olup çıkıveririler. Eğer kilo verememekten şikayet ediyorsanız, bir beslenme günlüğü tutun ve yiyip içtiğiniz her şeyi yazın. Haftanın sonunda, eğer dürüstçe her yiyip içtiğinizi yazdıysanız, niye kilo veremediğinizi göreceksiniz.
Egzersizi programınızın dışında bırakmak
Pek çok insan zayıflamak istediğinde, aldığı kalori miktarını azaltıyor ama egzersizi bu programa dahil etmeyi düşünmüyor.
Tabii ki egzersiz olmadan kilo verebilirsiniz. Ama egzersiz metabolizmanızı hızlandıracağından, sadece diyetle vereceğinizden fazla kaloriyi yakabilirsiniz. Bir çoğumuz haftada bir kez aerobik bir egzersiz yapmanın yeterli olduğunu düşünüyor. Ancak metabolizmayı hızlı tutmanın en iyi yolu günde 20-30 dakikayı egzersize ayırmak. Yapabilecekleriniz arasında ise, asansör yerine merdiveni kullanmak, toplu taşıma araçlarından erken inmek ve eve/işe yürümek, bisiklete binmek yer alıyor. Tabii seçenekleri çoğaltabilirsiniz. Uzaktan kumandayı kullanmak yerine yerinizden kalkıp kanalı değiştirmek bile haftada fazladan 200 kalori demektir.

12 Kasım 2012 Pazartesi

İdeal kilo hesaplama


İdeal kilo hesaplama

Bir takipçimizin benim boyum şu kadar kilom kaç olmalı sorusuna cevaben bizde pratik yoldan boyunuza göre kilo ölçmek için kaç kilo almalıyım veya kaç kilo vermeliyim sorularına çok güzel cevap veren bir sistem geliştirdik. Sisteme boy, kilo ve yaşınızı girerek ortalama kaç kilo almalısınız veya ortalama kaç kilo vermelisiniz gibi sorulara kendiniz cevap bulabileceksiniz.
Bu sistem tamamen sizleri bilinçlendirme amacı ile yapılmış olup, kolay şekil de  bilgi vermek için en iyi sistemler den birisidir. Şunu da hatırlatakta fayda var;

Benim 7 kilo fazlam veya normal kilom dan 7 kilo eksiğim var gibi düşüncelerle diyet veya zayıflama uğraşı içerisine girmeyiniz. Her zaman sizlere hatırlattığımız ve yine hatırlatacağımız zayıflama veya diyet için mutlaka ama mutlaka bir doktor veya diyetisyen kontrol ‘ün de ve tavsiyesi altında yapılmalıdır.
Ayrıca sistem değil de kendi hesaplama yöntemleri ile yapmak isterseniz yine aşağıdaki ideal kilo hesaplama yöntemini kullanabilirsiniz.
- Kişilerin boy orantısına göre ideal kilosunu öğrenmek için çeşitli cetvel ve yöntemler bulunmaktadır.
-Genel de basit ama akılda kalan öncelerden ve şimdi de kulanılan bir algoritma yani hesaplamayı sizlerle paylaşalım.
  1. Şu anki Boyunuz , 150′den çıkarılır.
  2. Bulduğunuz sayıyı 4 ‘e bölerek çıkan sonuca 100 ilave edilir.rakamın dörde bölünmesiyle elde edi­len sayıya 100 eklenir.
  3. Bulduğunuz sayı normal boyunuzdan çıkarılır ve çıkan sonuç o kişinin kilosunu göstermektedir.
  4. Bayanlar da bu çıkan sonuç bir kaç kilo düşük olarak hesaplanır.
-Şimdi sizlere örenek vererek bu algoritmayı örneklendirerek anlatalım;
  1. Boyu 164 cm olan bir erkeği örnek verelim.
  2. İlk önce 164-150=14 sonucuna ulaşırız.
  3. Çıkan 14 sonucunu 4 ‘e bölersek 3,5 çıkar.
  4. 100 ilave edip  (100 + 3,5 = 103,5) çıkan sonucu normal boyunuzdan çıkardığınız da  (164 – 103,5) ideal kiloyu verir:
  5. 60,5 kg. sonucuna ulaşırız. (Bayanlar da bir kaç kilo düşük olabilir)
Bu çıkan sonucun değeri %10 nu aşılırsa şişmanlık sınırına dayanmış olursunuz, değerin yüzde 10′u (6,5 kg) aşıldığında şişmanlık sınırı­na girilmiş olur. Yani 60,5 kg. ‘ın %10 nu 6,5 kg. daha alınırsa şişmanlık sınırındasınız.
Şimdi kısacası boyu 164 cm. olan bir erkeğin 67 kiloyu geçerse şişmanlama sınırına dayanır.
Son zamanlar da boy, yaş, cins ve vücut yapılarını (iri, orta ve ufak) olmak üzere ideal kiloları gösteren algoritma cetvelleri geliştirilmiştir. Bazı insanların vücut yapısı ve şekli açısından termo dinajik yağ yakıcı ve zayıflamaya yardımcı olan zayıflama hapları geliştirilmiş olup doktor gözetimi altında ideal kilonuzu yakalamanız için kullanabilirsiniz. Konu altında bizlere görüş, soru ve paylaşımlarını sunabilirsiniz.
(Kim bilir belkide şimdi 10 kilo fazla veya eksiğim var diye yazdığınız bir yorum 1 ay sonra verilmiş olarak görünce yüzünüzde tebessüme sebep olabilir.)

5 Kasım 2012 Pazartesi

HIZLI ZAYIFLAMA VE DİYET TARİFİ

Daha Hızlı Zayıflayın
Size vereceğimiz pratik önerilerle uyguladığınız diyeti hızlandırabilirsiniz. Diyet yapmıyorsanız bile bu pratik bilgilerle vücudunuzu aşırı kalori almaktan kurtarmanız mümkün. Stres ve kahve Stres ve kahve genellikle birbirleriyle iyi anlaşırlar. Ancak bu ikilinin aldığınız kalori miktarını ikiye katlayacak bir özelliği var. Stres ve sabah içtiğiniz kahveler kortizol hormonu üretimini tetikler. Kortizol hormonu aynı zamanda stres hormonu olarak da bilinir. Sinir ve stres anında böbrek üstü bezinde üretilen kortizol hormonu kişide bol yağlı, bol tuzlu veya şekerli yiyecekler yemeye iter. Sinirliyken ve yoğun stres altındayken çikolata veya pasta gibi ağır yiyecekler yemek istememizin nedeni kortizol hormonudur. İşte size pozitif kalmak için bir neden daha. Öğün atlamak Sabah kahvaltı yerine uyumayı seçiyoruz. Öğlen çok yoğunuz. Akşam da bütün günün acısını çıkarır gibi yemek yiyoruz. Öğün atlayarak metabolizmanızın hızını yavaşlatırsınız. Günde sadece 1 veya 2 kere yemek sindiren metabolizma, tembelliğe alışır ve genel kalori yakma hızınız bir anda dibe vurur. Yani öğün sayınız ne kadar az ise, kalori yakma hızınız da o kadar yavaş demektir. Metabolizmanızı hızlandırmak ve daha hızlı kalori yakmak için sık ve az yemek yemelisiniz. D

18 Ekim 2012 Perşembe

Kilo kaybı için lida kullanımı gerekli

Kilolarınızdan kurtulmak için artık spor ya da diyet yapmanıza hiç bir şekilde gerek yok. Artık zayıflamak için tek yapmanıza gereken şey lida zayıflama hapını kullanmak olacaktır. Lida zayıflama hapını kullandığınızda çok hızlı ve  doğal bir şekilde kilo verebileceksiniz.

 Bu nedenle lida zayıflama hapını kullanmak çok doğru bir tercihtir. Orjinal zayıflama hapları içinde en etkili ürün olarak bilinen lida zayıflama hapı sizler içinde sağlıklı yaşama yeni adımlar atmanızı sağlayabilecektir. 

Eğer zayıflamak için lida zayıflama hapını kullanmak istiyorsanız; sipariş verebilmek için lidasitesi.net sitesini ziyaret edebilirsiniz. Bu siteden lida kullananlar tarafından yapılmış yorumları da okuyabilirsiniz.

11 Eylül 2012 Salı

Meksika biber hapı ile fazla kilolar ortadan kalkıyor


Geçmişten bu yana fazla kilolar hep bir çok kişi için sorun olmuştur. Kişiler diyet ya da spor yaparak bu tür sorunlardanOrjinal meksika biber hapıkurtulmayı çok kez denedi ancak genelde başarısızlık ile sonuçlandı. Sizlere bu noktada artık kalıcı bir çözüm sunuyor ve tüm kilo sorunlarından kurtulmanızı sağlıyoruz. Meksika biber hapı sayesinde tüm fazla kilolarınızdan doğal bir şekilde kurtulabileceksiniz.

Meksika biber hapı içeriğinin doğal ve özel bitki özlerinden meydana gelmiş olması, sizlere en sağlıklı zayıflama koşullarını sağlayacaktır. Meksika biber hapı günümüzde büyük bir kitle tarafından kullanılmaktadır. Meksika biber hapı kullanan kişiler oldukça memnun kalmakta ve beklediğinden daha iyi sonuçlar almaktadır.

Eğer sizlerde fazla kilolarınızı doğal bir yöntem ile ortadan kaldırmak istiyorsanız sizlere şiddetle meksika biber hapı kullanmanızı tavsiye ediyoruz. Meksika biber hapına sahip olabilmek için ise meksika-biberhapi.org sitesinden temin edebilirsiniz.  Eğer yurt dışında yaşıyorsanız bu siteden meksika biber hapı avrupa siparişi vermenizde bir hayli mümkündür.

5 Eylül 2012 Çarşamba

Yaşamınıza sağlıklı devam etmek için lida


Fazla kilolara sahip bir kişi iseniz sağlığınızın ne kadar risk altında olduğunu bilmeniz gereklidir. Genellikle bir çok kişi Lidatarafınca bu fazla kilolar fiziki görüntüyü kötü yönde etkileyen düşmanlar gibi görünebilmektedir. Halbuki aslında fazla kiloların fiziki görünümden çok sağlığa zararı vardır. Özellikle kalp ve damar sağlığını büyük risk altına atan fazla kilolar psikolojik bir baskı yaratmakta ve kişinin her geçen gün asosyal bir yapıya doğru yol almasına sebebiyet vermektedir.
Bu ve bunun gibi sebepler nedeni ile kilolardan kurtulmak gerekmektedir. Biz sizlere lida zayıflama hapı kullanmanızı tavsiye etmekteyiz lida zayıflama hapı içeriğinin doğal olması sayesinde sizlere en sağlıklı zayıflama şeklini sağlayacak hemde kilolarınızı verdirerek tüm bu sorunları aşıp, yaşam kalitenizi arttıracaktır.
Eğer sizlerde yaşamınızın eskisi gibi sosyal bir hal kazanmasını ve sağlığınızın hiç bir risk altına girmeden dengeli hale gelmesini istiyorsanız lida zayıflama hapı kullanmanız oldukça doğru bir seçim olacaktır. Sağlıklı bir yaşam için gerekli olan tek şey lida kullanımıdır. Lida zayıflama hapını satın alabilmek için lidaankara.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.

15 Ağustos 2012 Çarşamba

Çalışanlara Nasıl Bir Beslenme Programı Uygundur?

Çalışan bir insanın diyet yapması oldukça zor. Hem yemek hem de fiziksel aktivite olarak kısıtlı bir alanda bulunurlar. Ama Lida kullanmak, kişi çalışsa da çalışmasa da, okula gitse ya da gitmese de hayatında yapacağı ufacık değişikliklerle çok kolay bir hale getirilebilir. Bunu biz hastalarımızla günlük yaşam değerlendirmesi yaparak en kolay şekilde nasıl halledebiliriz çözümleri buluyoruz. Lida ile kişi gerçekten zayıf ve sağlıklı olmayı istiyorsa, kendine uygun olabilecek en ideal çözümü bulacaktır. Böylece böbrekler de fazladan yorulmamış olacaktır. Özel bir hastalık durumunuz yoksa hiçbir zaman bir seferde ve yüksek dozda C vitamini tabletleri kullanmayın. Size tavsiyemiz, her öğün mutlaka salata yiyin, en az bir öğün sebze yemeği tüketin. Günde 2 meyvenin altına inmeyin. Yani, bu ürünlerin hepsi alışverişte ve mönü planlamasında göz önüne alınmalıdır. Çünkü karbonhidrat ve kalori içerirler. Sorbitol ve mannitol içeren besinlerin şekeri sindirim sırasında kolayca emilemediğinden zararsız algılanıp diyabetli hastalar tarafından kullanılagelmiştir. Bu yavaş emilimden dolayı bazı hastalar, bu besinleri sükroz, dekstroz veya glikoz içeren benzer besinlerin yerine “Aldatıcı Besinler” olarak kullanır.

9 Ağustos 2012 Perşembe

Ünlülerin sırrı fx15 zayıflama hapı


Neredeyse tüm bayanlar ünlüler gibi güzel vücut ölçülerine sahip olmak ister. Ünlüler gibi bir vücuda sahip olmakgenellikle kişilere imkansız gibi gözükse bile aslında bir hayli kolaydır. Bunun için tek yapmanız gereken şey fx15 zayıflama hapını kullanmak olacaktır. Fx15 zayıflama hapı kişileri zayıflatmak ve fit yapıya ulaştırmak için gerekli her şeye sahiptir.
Fx15 içeriği doğal bitki özlerinden meydana geldiği için sizlere hiç bir sağlık sorunu da çıkarmayacaktır. Kilo vermek ve istenilen ölçülere sahip olabilmek için bu ürünün kullanılması en mantıklı çözüm olacaktır. Ünlülerin sırrı olan fx15 zayıflama hapı mükemmel bir ürün olmakla beraber aynı zamanda sağlıklıdır da.
Düzenli bir şekilde kilo vermek ve fiziği güzelleştirmek için düzenli bir fx15 kullanımı yeterlidir. Bunun dışında hiç bir şeye gerek kalmayacaktır. Fx15 zayıflama hapını kullanmak sizlere istediğiniz sağlıklı yaşamı sunacaktır. Sizlerde bu kadar kolay bir şekilde kilo vermek istiyorsanız, fx15 zayıflama hapına sahip olmak istiyorsanız new-fx15.net sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Sağlık için orjinal rx1


Rx1 zayıflama hapı kişilerin kolay ve sorunsuz bir şekilde kilo vermesini sağlayan mucizevibir besin takviyesidir. Kullanıcı kitlesini her geçen gün daha büyük sayılara çıkaran rx1 zayıflama hapı bu popülerliğin kötü taraflarını da elbette görmüştür. Bu kötü taraf sahte rx1 zayıflama hapları üretimi başlangıcıdır. Sahte rx1 zayıflama hapı da yaygın bir hal almış ve kullanılmaya başlanmıştır.
Fakat sahte rx1 zayıflama hapı sadece etki vermemekten ibaret değildir aynı zamanda kullanan kişinin sağlığını da olumsuz yönde etkilemekte risk altına sokmaktadır. Bu sebeple orjinal rx1 zayıflama hapını kullanmak gereklidir. Düzenli bir şekilde zayıflamak için rx1 kullanımı yeterli olacaktır.Orjinal rx1 zayıflama hapı sayesinde sorunsuz ve sağlıklı bir şekilde zayıflamak mümkündür.
Doğal rx1 içeriği sayesinde sizlerde artık istediğiniz kiloya  kolay bir şekilde ulaşabileceksiniz. Sağlığınızı rx1 zayıflama hapına daha ucuz fiyatlarla sahip olmak uğruna riske atmayın. Orjinal rx1 zayıflama hapına sahip olmak istiyorsanız  rx1zayiflama.org sitesini ziyaret edebilirsiniz. Bu siteden güvenli bir alışveriş gerçekleştirmek mümkündür aynı zamanda Türkiye’nin ve Avrupa’nın her yerine gönderim yapmaktadır.

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Sağlığınız için tercihiniz orjinal fx15 olmalı


Fx15 zayıflama hapının popüler olması ile piyasaya sahte fx15 zayıflama hapları dasürülmüştür. Satışı oldukça yaygınlaşan sahte fx15 zayıflama hapları kişilerin sağlığını risk altına atmakta ve istenilen sonucu sağlamamaktadır. Bu sebeple orjinal fx15 zayıflama hapını kullanmak en doğru tercih olacaktı. Çünkü orjinal fx15 içeriği kullanıcı için hiç bir soruna sebebiyet vermemekte hatta tam aksine kişinin daha sağlıklı olmasını sağlamaktadır.
Sahte fx15 zayıflama haplarından alabileceğiniz tek etki sağlık problemi olacaktır. Unutmayın ki her şeyden önce sağlık gelmektedir. Daha ucuz fiyatlarla fx15 zayıflama hapına sahip olabilmek için sağlığınızı risk altına atmamalı, orjinal fx15 zayıflama hapını kullanmalısınız.
Orjinal fx15 zayıflama hapı sayesinde istediğiniz gibi zayıflamanız mümkündür. Sağlıklı ve kalıcı zayıflamanın tek sırrı düzenli fx15 kullanımı olarak bilinmektedir. Sizlerde sağlığını risk altına atmadan doğal bir yöntem ile bu kadar kolay bir şekilde zayıflamak istiyorsanız hemen fx15 zayıflama hapına sahip olmak için fx15zayiflama.org sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Lw6090 hapı ile kilo vermek


Lw6090 zayıflama hapı ile oturduğunuz yerden kolay bir şekilde kilo verebileceğinizi biliyor muydunuz? Lw6090zayıflama hapı sizlere kolay bir şekilde kilo verme imkanı sağlayan muhteşem bir üründür. Kilo vermek için artık zorlanmayacak ve istediğiniz kolay bir şekilde düşebileceksiniz.Lw6090 zayıflama hapı sayesinde kilo vermek sizler için bir hayli kolay olacak ve her şey istediğiniz yönde gelişecektir.
Lw6090 içeriği doğal bir formülden meydana gelmiştir, lw6090 zayıflama hapı bu şekilde kilo vermenizi sağlayan mucizevi bir besin takviyesidir. Lw6090 zayıflama hapı ile kilo vererek yaşamınızdaki en başarılı zayıflama deneyiminizi yaşayacaksınız. Üstelik lw6090 zayıflama hapı yağ yakma etkisi de göstererek fiziksel güzelliğinizi daha kaliteli kılmanızı sağlamaktadır.
Eğer sizlerde bu kadar kolay bir şekilde kilo vermek istiyorsanız lw6090 zayıflama hapını kullanmanızı biz sizlere şiddetle öneriyoruz. Düzenli birlw6090 kullanımı sonucunda istediğiniz kiloya ulaşmak artık sizler içinde mümkün olacaktır. Lw6090 zayıflama hapına sahip olmak istiyorsanız lw6090kullananlar.com sitesinden bu mükemmel ürünü güvenle temin edebilirsiniz.

14 Temmuz 2012 Cumartesi

Balıkla İlgili Gerçekler

Lida zayıflama diyetinde balık çok önemlidir. Pek çok insan balıktan özellikle de somondan ‘nefret’ eder. Ancak somonun şaşırtıcı bir zayıflatıcı (ayrıca yağ yakıcı, kas yapıcı, kırışıklık yok edici, cilt koruyucu, depresyon giderici ve beyin güçlendirici) yiyecek olduğunu anladığınızda muhtemelen tekrar düşünecek ve bir şans vereceksiniz. Belki şimdiye kadar somonu doğru şekilde yemediniz. (Somonla ilgili bir araştırma yapın ve bu mucizevî yiyecekle ilgili düşünceniz sonsuza kadar değişsin!) İdeal olanı, Lida ile haftada dört ila beş kez balık yemektir; ama ben şahsen daha fazla yiyorum. Çiftlikte üretilen somondan uzak durun. Yabani Alaska somonu her açıdan üstündür. Konserve somon büyük olasılıkla yabani Alaska somonudur (etikete bakın); salatalarda kullanılabilir, somon burger, çorba ve yahni… vs yapılabilir. Lida diyetinize hamsiyi, sardalyeyi ve ringayı da katın. Yabani Alaska somonu gibi bu küçük balıklar da, yağları eritme becerinizi Lida ile artırır! Bu balıklar, yabani Alaska somon gibi omega-3 esansiyel yağ asitleri açısından da çok zengindir. Hamsi ezilebilir ve soslara katılarak salatada kullanılabilir; klasik Sezar salatası sosu, eşsiz tadını ançüeze borçludur. Cildinizi sıkı tutmak ve vücudunuzun canlılığını artırmak istiyorsanız bu mucizevî balıklardan bol bol yiyin. Lida zayıflama mucizesidir ve onu balıkla desteklerseniz harikalar yaratabilirsiniz. Bu balıklar omega-3′ lere ek olarak DMAE de içerir; bu madde yüzdeki ve vücuttaki kas koruyan nörotransmiterlerin yeterli düzeye çıkmasına yardım eder. Keten tohumlu krakerlerle birlikte sunabilirsiniz; bu mükemmel bir ara öğün ya da öğle yemeği olur; üzerine de bir elma ve bir şişe su içersiniz! BALIKLA İLGİLİ GERÇEKLER Anti-iltihapsal zayıflama diyetinde balık çok önemlidir. Pek çok insan balıktan özellikle de somondan ‘nefret’ eder. Ancak somonun şaşırtıcı bir zayıflatıcı (ayrıca yağ-yakıcı, kas-yapıcı, kırışıklık-yok edici, cilt-koruyucu, depresyon-giderici ve beyin güçlendirici) yiyecek olduğunu anladığınızda muhtemelen tekrar düşünecek ve bir şans vereceksiniz. Belki şimdiye kadar somonu doğru şekilde yemediniz. (Kaynaklar Rehberi’nde somonla ilgili kısma bakın ve bu mucizevî yiyecekle ilgili dü­şünceniz sonsuza kadar değişsin!) İdeal olanı, haftada dört ila beş kez balık yemektir; ama ben şahsen daha fazla yiyorum Çiftlikte üretilen somondan uzak durun. Yabani Alaska somonu her açıdan üstündür. Konserve somon büyük ola­sılıkla yabani Alaska somonudur (etikete bakın); salatalar­da kullanılabilir, somon burger, çorba ve yahni… vs yapı­labilir. Diyetinize hamsiyi, sardalyeyi ve ringayı da katın. Yabani Alaska somonu gibi bu küçük balıklar da, yağları eritme becerinizi artırır! Bu balıklar, yabani Alaska somon gibi omega-3 esansiyel yağ asitleri açısından da çok zengindir. Hamsi ezilebilir ve soslara katılarak salatada kullanılabi­lir; klasik Sezar salatası sosu, eşsiz tadını ançüeze borçlu­dur. Cildinizi sıkı tutmak ve vücudunuzun canlılığını artır­mak istiyorsanız bu mucizevî balıklardan bol bol yiyin. Bu balıklar omega-3′lere ek olarak DMAE de içerir; bu mad­de yüzdeki ve vücuttaki kas koruyan nörotransmiterlerin yeterli düzeye çıkmasına yardım eder. Keten tohumlu krakerlerle birlikte sunabilirsiniz; bu mükemmel bir ara öğün ya da öğle yemeği olur; üzerine de bir elma ve bir şişe su içersiniz!

Niçin Yanlış Yağları Yiyoruz ?

Bir kere daha Lida Severleri yanlış inanışları uzaklaştıralım! Yağlar hakkındaki heyecan verici yeni keşiflere yer açalım. Yakın zamandaki en önemli tıbbi buluşlar elzem yağ asitlerinin dengeli yenmesinin genlerinizle diyetin uyumunu sağlayacağı ve Lida ile sağlığınıza yardımcı olacağıdır. Dört milyon yıldan daha uzun süredir insan gibi yaratıklar bu gezegende bulunmaktadır, bunlar avcı ve toplayıcıydı. Evrim süresince insan genleri yabani bitkilerdeki EFA’ lerin dengesine ve yapısına uyum sağladı. Evrimsel beslenme alanındaki uzmanlara göre Emory Üniversitesi’ nden hekim Boyd Eaton: “Evrimsel uyum kuralları diyet yapısı yaklaşık iki milyon yıldır belirli bir sınır içinde kaldıysa, sağlık için en uygun olduğu içindir” diyor. İlk insanların yediği yağ, bugün bizim için optimaldır, çünkü genlerimiz yaklaşık olarak onlar gibidir. Bahsi geçen yağlar yararlı yağlardır ve Lida ile tüketilmesi gereklidir. Örneğin Zeytinyağı gibi. Buna karşın dört milyon yıl önceki bizim atalarımız olan şempanzelerden farklılaştık, örnek; 40.000-15.000 yıldır paleolitik devirden beri yaşayan biz insanların şimdiki genetik yapısıyla şempanze genleri arasındaki farkın sadece % 1,6 olduğu gözardı edildi. Bunun anlamı öğle yemeğine oturduğumuzda taş devri vücutlarımız besili mağarada yaşayan atalarımız gibi aynı tip ve oranda yağla beslenmeyi bekler. Yabani bitki yağı yerine hidrojenlendirilmiş sıvı yağla hazırlanan Fransız kızartması yediğimizde veya doğada serbest dolaşan yağsız av hayvanı eti yerine mayonezle doldurulmuş yağlı hamburger yediğimizde vücudumuz olumsuzluğu kaydeder.

Suyun Lida için Önemi

Bugünki yazımızda Lida müdavimlerinin dikkat etmesi gereken en önemli konudan, su ve suyun Lida için öneminden bahsedeceğiz. Su yaşamamız için besinden de önemlidir. İnsan, besin almadan vücudundaki depoları kullanarak günlerce yaşayabilir, fakat susuz birkaç gün ancak yaşar. Yetişkin insan vücudunun yarıdan çoğu (% 59 kadar) sudur. Bebeklerin vücudunun üçte ikisinden çoğu sudur, çocuk büyüdükçe su oranı azalır, yağ oranı artar. Vücuttaki suyun ortalama % 60′ı hücre içinde, % 40′ı hücre dışı sıvılarda bulunur. İnsan vücudunun kemik, deri, bağ ve yağ dokuları dışındaki kısmı su çözeltisi şeklindedir. Besin öğelerinin sindirimi, emilimi, taşınması, metabolizması, artık zararlı maddelerin dışarı atılması, vücut ısısının denetimi, eklemlerin kayganlığı, vücuttaki su sayesinde olur. Su bu kadar önemliyken tabii ki de zayıflama için de büyük rol oynar. Lida ile zayıflarken yağ yakımının su yardımıyla yapıldığı aşikardır. Bu yüzden Lida’ nın yanında günlük 2 Lt. veya üstü su tüketimi önerilmektedir. Vücuttaki yağın ve karbonhidratların tümü, proteinin yarısı kaybolunca insan yaşamının tehlikeye girmesine karşın, vücut suyunun % 15′inin kaybı yaşamın yitirilmesine neden olur. Vücuttan su nasıl kaybolur? Vücutta oluşan artık zararlı maddeler 11 ve fazla ısıyı atmak için böbreklerden idrar, deriden ter, bağırsaklar ilan dışkı ve solunumla her gün vücuttan su atılır. Normal koşullarda yetişkin insan idrarla 1500 cc, deriden 500 cc, solunumla 300 cc V9 bağırsaklardan 200 cc olmak üzere 2.5 litre su yitirir. Vücuttan yitirilen suyun yerine konması gerekir. Normal koşullarda vücuttan atılan 2.5 litre dolayındaki su besinlerle, su ve içeceklerle v metabolizma sonucu oluşan su ile karşılanır. Lida için su olmaz ise olmaz tek şeydir. Vücuttan su kaybı sonucu kan plazmasının yoğunluğu % 1 artınca, beyindeki susama merkezi uyarılarak susama duygusu gelişir ve birey su veya yerini tutan içecek içer. Bir kilokalori için 1-1.5 cc su alınmalıdır.

Kilolar Ne Kadar Bir Sürede Geri Geliyor?

Zayıflama diyeti yaparak kilo verenlerin büyük bir kısmı, bu kiloları diyeti takip eden sene içinde, tamama yakını ise en geç (diyet başlangıcından itibaren) 5 yılda geri almaktadır. Fakat bu diyetlerin Lida ile desteklenmesi durumunda tekrar kilo alımı oluşmamaktadır. Zayıflama diyeti ile kilo vermeye kalkışanların bir bölümü daha ilk saat veya ilk günlerde bu niyetlerinden vazgeçmekte ve çoğunlukla da bu niyetlerini ileri belirsiz bir tarihe ertelemektedirler. Halbuki Lida kullanımı olsa yüksek tok tutucu özelliği sayesinde vazgeçme kesinlikle sözkonusu olmayacaktı. Kalkıştıkları hafifleme çabasında “azmetme” niyetinde olanların bir kısmı önceden hedefledikleri ağırlığa inemeden diyetlerine son vermektedir. Bazıları ise ısrarla sonuna kadar gitmekte, hatta bazen de kendilerine bir güvenlik marjı sağlamak için başlangıçta hedefledikleri ağırlığın da altına inecek şekilde diyetlerine devam etmektedirler. Bu işin bir yönü, ne var ki işin bir de kiloların geri gelme süreci yönü var. Bazı insanlarda geri geliş çok süratli başlamaktadır. Lida bunun tümüyle önüne geçebilmektedir. Daha, bıraktım, artık yapamıyorum, der demez yapılan ilk şey, “yemeğe saldırmak”, günlerdir yiyemediklerinin hıncını çıkarırcasına yemek olmaktadır. Lida tekrar kilo alımını erteleyicidir. Bazıları kendi deyimleriyle “fark etmeden” diyetlerine son vermekte, “dikkatleri dağılmakta” ya da araya giren ve ilgilerini zayıflama çabasına yoğunlaştırmalarını engelleyen olaylar sonucu ipin ucunu ellerinden kaçırıvermektedirler, takip eden süreçte de nasıl olduğunu bile anlayamadan başlangıç ağırlıklarına ve onun da üzerine çıkıvermektedirler. Kimileri ise, kendilerini tutmak için ellerinden gelen çabayı, kısa veya uzun bir süre göstermekte, ama sonra onlar da kiloları geri almaya başlamaktadırlar. Uzman tavsiyelerine göre Lida’ nın sabitleme kürü ile birlikte kullanımında tekrar kilo alımı hiç gerçekleşmemektedir. Uzun sözün kısası, kiloların geri geliş süreci, kişiden kişiye değişir gibi gözükse de, en dirençli olanlarda bile 5 yılı aşmamaktadır. Zayıflama diyetleri ile verilen kilolar, diyet başlangıcından itibaren, en geç, 1 ila 5 yıl aralığında geri gelmektedir.

Diyet Yapan Kişilerin Ağırlıkları Yıllar İçinde Nasıl Değişiyor?

Yine önce tek sözcükle yanıtlayalım, sonra da açıklayalım: Artıyor. Seçilen zayıflama diyeti uygulanmaya başlandığında, eğer Lida da kullanılıyorsa ve konulan kurallara uyuluyorsa kısa vadede sonuç almamak söz konusu değildir. Hangi diyet seçilirse seçilsin, içerdiği enerji kısıtlaması (diyete uyulduğu sürece) ağırlık kaybına yol açmaktadır. Ancak sorun bundan sonra ortaya çıkmaktadır. Bir süre sonra, uygulayıcısı ya diyeti tamamen bırakmakta, ya da uygulama koşullarını yumuşatmaya başlamaktadır. Ya yavaş yavaş dikkat dağılmakta, ya da uygulayıcı dikkatli olmak, diyetin kurallarına uymak için elinden geleni yapmaya çalışsa da, birşey sanki görülmez bir güç tüm çabalarını boşa çıkarmakta, kişi giderek daha fazla yemeye ve verdiği kiloları geri almaya başlamaktadır. Hatta biraz daha zaman geçince, kontrol kaybı ivme kazanmakta, kişi sıkmaya çalıştıkça denetimi daha da çok elinden kaçırarak, bir süre sonra kendini diyete başladığı ağırlığın üzerinde bulmaktadır. İşte Lida’ da burada devreye giriyor. Diyetinizin kuvvetini arttırarak sizi daha çok tok tutarak bu vazgeçmenin ve bırakmanın önüne geçebiliyor. Bu şekilde hem hızlı hem kalıcı zayıflayabiliyorsunuz. Kontrol kaybı neden gelişmekte; bu kaybın gelişme sürecinin süresi neden kişiden kişiye değişmekte, ilk yaptığı diyetlerde indiği ağırlığı bir süre koruyabilen kişilerin yıllar ilerledikçe, diyetler birbirine eklendikçe neden hem diyet yaparak kilo vermekte giderek zorlandığı, hem de bin bir güçlükle verdiği kiloları gitgide daha hızlı geri alarak, başlangıç ağırlığına gitgide daha fazla kilo eklemeye başladığı gibi soruları yazıda uzun uzadıya işleyeceğim, ama şimdilik bütün dikkati bir olgunun gözlenmesi üzerine yoğunlaştırmaya çalışıyorum: Lida’ ya Zayıflama diyetleri ile kilo vermeye, kilo sorunlarını diyetlerle çözmeye çalışanlar, giderek şişmanlamaktadırlar. Lida’ yı diyet programlarınıza dahil ederek mucizeye şahid olun! Her yapılan diyet, bir yandan yaşam kalitesini ve psikolojik yapıyı kalıcı olarak bozarken, öte yandan ağırlığı yıllar içinde kaçınılmaz olarak yukarı doğru çekmektedir. Lida ise bunu engelleyebilecek güçtedir.

21. Yüzyılın Beslenme Kavramları

İnsanoğlu yaşamı için gerekli besinleri her zaman, her yerde bulabilmeyi garanti altına aldıktan sonra yeme içmeyi zevk olarak algılamaya başlamıştır. Bu doğrudur fakat Lida diye bir kavram vardır. Bu da rahat yememize ve istediğimiz an fazla kilolarımızı atmamıza yardımcı olan Lida’ dır. Özellikle yönetici konumunda olanlar yeme ve içmeyi statülerinin gereği gibi görerek, yemek çeşitleri ve ahçılık sanatının gelişimine ön ayak olmuşlardır. Toplumlarda ise daima açlıkla savaşan gruplar olduğu gibi, aşırı beslenen gruplarda olmuştur. İnsanların karnını doyuracak kadar hatta daha çok yemesine karşın hastalıklar önlenememiştir. Bulaşıcı (enfeksiyon) hastalıkların önlenmesiyle yaşam süresi uzamış, ancak bazı hastalıkların ilaçla önlenemediği görülmüştür. Araştırma sonuçlarından elde edilen veriler, her insanın genetik yapısının dolayısıyla metabolizmasının kendine özgü olduğunu, belirli beslenme şeklinin her birey için aynı yararı sağlamadığını göstermektedir. Aynen burada olduğu gibi Lida’ da her kimsede aynı etkiyi göstermemektedir. İlkel toplumlarda insanlar karınlarını doyurmakla yetinirken, günümüz bilgi toplumunda beslenmeye sadece fizyolojik gereksinmelerini karşılamak ya da yeme arzusunu tatmin etmek için değil, daha iyi düşünebilme, daha sağlıklı olma ve daha uzun yaşama aracı olarak bakmaktadırlar. Küreselleşme ile değişik ülkelerin yemek kültürlerine olan ilgi artarak pek çok Çin, Hint… lokantaları ülkemizde de açılmıştır. Ülkemiz insanları da bir yandan Batının yemek kültürü olan hızlı yemek sistemi (hamburger, patates kızartma, kola…), bir yandan değişik ülke yemek kültürlerinin (çiğ balık, suşi…) etkisinde kalarak yemek konusunda değişim ve gelişim süreci yaşamaktadırlar. Bu tür hazır yemek ürünlerini Lida zayıflama sürecinde hiç tavsiye etmiyoruz. Bu süreçleri medya da desteklemekte, yemeğe damak tadı ve sağlık için yaklaşılmaktadır. Böylece “yemek için mi yaşamalı”, “yaşamak için mi yemeli” görüşü ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, bulabildikleri ucuz yiyeceklerle karınlarını doyurmaya çalışan çoğunluklar da bulunmaktadır. Özetle; 21. yüzyıl beslenme ve yemek kavramı insanın yaşam biçimine uygun olmalıdır. Lida ile yeme düzeni optimize edilebilir ve zayıflama sağlanabilir. Bu anlamda yediğimiz yiyeceklerin beslenme bilimi ilkeleri doğrultusunda hazırlanması, görsel açıdan çekici, sağlık koruyucu ve geliştirici, maliyeti açısından insanların sağlayabileceği düzeyde olması başlıca özelliklerdir. Yemek hazırlamadan sorumlu olanların beslenme bilimi ilkeleri ile yemek ve sağlık ilişkisi konularında bilgili, yemeğe iştah açıcı nitelik kazandıracak beceriye sahip olmaları gerekmektedir. Fakat bu iştahı da ayarında tutmak gerekecektir. İşte Lida bu yüzden var. Böylece yemek için yaşama ile yaşamak için yeme düşüncesi birleştirilebilmektedir.

Genetik Özelliklerin Lida ve Şişmanlık Üzerindeki Etkisi

Çoğu kez bazı bireylerin sürekli yemelerine karşı şişmanlamadıkları, bazılarının ise ne alsa yarar tabirindeki gibi kiloya oldukça eğilimli olduklarını görürüz. Bu 2. kategoriye giren insanların genetik yapısı sebebi aldıkları her gıda kiloya dönüşmektedir. Sorun Tiroid sisteminin çökmüş olmasıdır ve bu sistemi harekete geçirmek için Lida programına başlanmalıdır. Aynı yaş, cinsiyet ve aktivite düzeyindeki insanlar arasında bir kısmının daha fazla kalori depolama eğiliminde oldukları yani yağlanma riski ile karşılaştıkları, bazılarının ise tersine daha fazla kalori harcama eğiliminde oldukları görülmektedir. Kalori harcayamayan kimseler olması gereken düzeye Lida ile ulaşabilirler. Bu örnek bireyin Lida hariç pek de bir şey yapamayacağı nadir durumlardandır. Zira gerçekten de yaş, cinsiyet, vücut ağırlığı ve yapısı ile aktivite düzeyi aynı olmasına karşılık bazıları sadece genetik yapılarından dolayı kalori depolarken, bazıları da gene genetik nedenlerle kalori harcamaya yönelirler. Özellikle BMD’ in genetik olarak tayin edildiği göz ardı edilmemelidir. Yani her insanın nefes alıp vermesi, sindirimi, uyuması gibi temel yaşamsal aktivitelerinde bile ihtiyaç duydukları kalori düzeyleri genler tarafından çok önceden belirlenmiştir. Lakin yavaş metabolizmaya sahip kişiler için Lida, çok farklı bir rol oynamaktadır. Genetik yapı her insan da farklı olduğundan, yaş, kilo ve aktivite olarak birbirlerine çok benzeseler de iki insanın kalori ihtiyacı bu noktada farklılaşmaktadır. Bu yüzden aile kökeni hatta bireyin ataları, dedeleri ve onlardan aldığı genler bireyin kalori yakma ya da depolama yönünde bir metabolizmaya sahip olmasını belirler. Kişi ileri yaşamında bu etki ile kalori depolayarak yağlanma riskine diğer bireylerden daha yakın olabilir. Ya da tersine kalori harcama eğilimi gösterir ve sürekli kilo alamamaktan şikayet eder. Tüm bunlar değindiğimiz üzere genlerle kontrol edildiğinden çok fazla yapılabilecek bir şey de yoktur. Genetiğin hakim olduğu bu gibi konularda spor ve beslenme tabii ki belli bir etki de bulunacaktır. Genetiğiniz sizin kilo vermenize izin vermiyorsa başvurulacak tek yol kalmıştır. O da Lida’ dır. Ancak bu etkinin çok sınırlı olacağı göz önünde bulundurulmalıdır.

Lida için Su Gereksinimi

Daha önce Lida kullanımı yapan kişiler için su tüketiminin ne kadar çok önemli olduğundan bahsetmiştik. Proteinlerden zengin gıdaların bol olarak yenilmesi halinde de proteinlerin parçalanma ürünü olan üre idrarla atıldığından idrar miktarı çoğalmakta ve bu yoldan su kaybı artınca, suya duyulan gereksinim de yükselmektedir. Lida, tümüyle suya endeksli bir etkinlik prensibine sahiptir. İnsan fizyolojik gereksinimi olan suyu her gün düzenli olarak karşılamak zorundadır. Bunun yaklaşık % 50′sini içeceklerden, % 35′ini yiyeceklerden ve % 15′ini de oksidasyon suyu olarak vücuttaki gıdaların yakılmasından sağlar. Lida tüketirken sadece su tüketmeniz şart değil. Çay içebilir, meyve suyu tüketebilirsiniz. Diğer sıvılardan da su ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Fakat Lida ile birlikte kahve ve kola gibi kafein barındıran içecekler tüketmemeniz gerekiyor. Bu şiddetle yasaklanmıştır. Çünkü bu içeceklerin tüketilmesi direkt olarak uykusuzluğu tetiklemektedir. Bu, suyun diğer besin öğelerinden daha önemli olmasından değil, onun vücutta depolanamamasından ve gerektiği miktarda muhafaza edilememesindendir. Dolayısıyla günlük kayıpların giderilmesi ve vücut fonksiyonlarının sürdürülmesi için düzenli su alımı zorunludur. Vücutta başlıca iki su bölmesi bulunmaktadır: hücre içi ve hücre dışı bölmeler. Su hücre içinde bir işlevi olduğunda, “hücre içi su” hücre dışında ise “hücre dışı su” olarak bilinir. Hücre dışı su da kendi içinde dokular arasındaki su ve damar içi sıvısı, yani kandaki su olarak ikiye ayrılır. Genellikle su gereksinimi günlük 2500-3000 kaloriye karşılık her bir kalori için 1 Lt hesabı ile 2,5-3 litre olarak hesaplanır. Lida ile de bu düzeyde su tiketimi tavsiye edilir. Yaşama payı su gereksinimi için daha yaklaşık bir değer elde etmek için aşağıda verilen yüzölçümü ve kalori gereksinimi formülü kullanılır. Bunun için önce atılan en az su miktarını bilmek gerekir.

Lida Zayıflama Diyetleri

Gereğinden fazla yağ dokusu enerji deposudur. Lida ile pek tavsiye edilmeyen yağların ayarında alınması enerjiyi arttırabilir. Yiyecek ve içeceklerle alman enerjiyi sınırlayarak, depoyu kullanmak mümkündür. Bu durumda enerji dengesi eksiye kaymakta, yani alınan enerjide açık bulunmaktadır. Bu açık vücuttaki yağ deposundan karşılanacaktır. Zayıflama diyetinin ilkeleri Bireyin harcadığından daha az enerji sağlayacak, Protein, vitamin ve minerallerden yeterli olacak, Doyurucu ve bireyin yeme alışkanlığına mümkün olduğu kadar yakın olacak. Diyetle birlikte beden hareketleri artırılacaktır. Lidalı bir diyette enerji sınırlaması, çeşitli derecelerde olabilir. Enerji çok sınırlanmış diyetlerde protein, vitamin ve mineralleri doğal yiyeceklerden karşılamak çok güçtür. Bu yüzden Lida kullanırken daha çok enerji içeren gıdaların tüketimi daha iyi olacaktır. Güvenli olması yönünden sınırlama orta derecede olmalı ve uzun süre uygulanmalıdır. Genellikle haftada 0.5-1 kg, ayda 2-4 kg zayıflamak için düzenlenen diyetler, daha kolay uygulanır. Çeşitli araştırmalarda 1 gr vücut ağırlığının ortalama 6-7 kalorilik bir enerji sağladığı belirtilmektedir. Buna göre ortalama diyet enerji-sindeki 7 kalorilik bir enerji açığının 1 gr zayıflatacağı kabul edilerek Lida diyeti düzenlenmelidir. Diyet düzenlerken: Zayıflamak isteyen kimse ilk önce boyuna göre arzu edilen ağırlıktan ne kadar fazla olduğunu bilmelidir. Bu fazlalığı atmak için Lida ile uygun bir süre tayin etmelidir. Zayıflayacak kimsenin yaşam şekline göre, günlük enerji harcamasının bilinmesi gerekir.

Kilo sorunlarını çözmek için…

İlk yapılması gereken, diyetçi dayatmacı zihniyetin özü, uzantıları, yaydığı palavralarla mücadele etmek, Lida’ ya güvenmek ve “öğrenilmiş inanışları” beslenme sürecinden çıkartmaktır. Zayıflamanın dayatmayla elde edilmesinin mümkün olduğu fikri, ve bu fikirden kaynaklanan inanışlar yerinde durdukça, doğal beslenme sürecine geri dönüş imkansızlaşacaktır. Fakat Lida kullanımında bu sözkonusu dahi olamaz. Lida, yeme düzenini de rolantide tutar, siz de sağlıklı şekilde zayıfltır. Tüm bu palavralar beslenme duyumlarının alınmasını, alınsalar bile bunlara uyulabilmesini engelleyecektir; besin enerji alımı ile enerji gereksinimleri arasındaki bağlantının habercileri olan acıkma, doyma, tokluk sinyallerine uyulmaması ise organizmanın kıtlığa karşı savunma programını devrede tutmaya devam etmesine yol açacaktır. Diyetçi dayatmacı zihniyetin neden ve nasıl yalanlar, palavralar ürettiğini anlayıp, tüm yutturmaca ve aldatmacalarını bilinç ve Lida ile kazanacağınız cesaretle saf dışı bırakmadıkça ağırlık dengeleme yeteneğini geri kazanıp, kilo sorunlarını kalıcı olarak çözebilmek arzusu hayalden öteye gidemez. Şimdi size düşen, kendinizi ve ailenizi kısıtlamak beslenme süreci batağından çıkararak, kilo sorunlarınızı kalıcı olarak çözmek üzere elinizdeki bu Lida mucizesini bir kez daha dikkatle değerlendirmektir.

8 Haziran 2012 Cuma

Sağlıklı Beslenmenin Elzem Maddeleri


Sağlığımız için elzem maddelerden biri olan flavonoidleri Lida hapı zayıflama kapsülü kullanıcıları da güvenle tüketmelidir. Meyve ve sebzelerde bolca bulunan bu madde tüketiminde birtakım pişirme ve tüketme yöntemine özen göstermek gerekir.
Şayet konserveleme teknolojilerinde konserve içeriğine belirli aralıklarla fazla miktarlarda ısıl işlem uygulanacak olursa ve bu işlemler sonrasında konserve içeriğindeki sebze veya meyvenin kendisine has rengi kaybolmaya yüz tutmuşsa flavonoid miktarı kayba uğramış demektir. Şayet sebze ve meyvelerin kabuk, kabuk altında ve una yapışmış halde bulunan posamsı kısımlarını, dal, yaprak veya çekirdek kısımlarını ne kadar fazla miktarda yemeklere dahil etmiyorsanız, o kadar fazla flavonoid kaybı söz konusudur. Yani flavonoid adlı sizi iltihaplanmaya kaşı koruyan, kansere ve hastalıklara karşı koruyan, vücudunuzdan İltihap yapıcı maddeleri yani toksik radikalleri ve bu maddelerin zararlı elkilerini uzaklaştırarak detoks görevi gören bu önemli maddelerden maksimum düzeyde yararlanmak istiyorsanız, sebze ve meyveleri mümkün olduğu kadar tüm olarak ve fazla pişirmeden tüketmeye alışın. Ancak, pişirme özellikle hastalık etkenleri mikroplara karşı sizi korur. Zira pişirme mikropları öldürür. Flavon kaybı olmasın diyerek pişirmeyi çok az uygulamanız bu sefer de sizi mikropların zararlı etkilerine maruz bırakacaktır. Sadece fazla pişirmeden kaçının. Buna karşılık mikropları öldürecek ki bunun pratik ölçüsü 15-20 dakika süre ile kaynar durumda pişirmektir, bu pişirme işlemini aştığınız takdirde flavonoid kaybı ile karşı karşıya kalacaksınız. Ayrıca bu flavonoid kaybına C ve B vitamin kayıpları da eklenecektir.
Greyfurt suyunda bulunan naringin adlı flavonoid madde kalp ve damar hastalıklarında kullanılan ilaçlardan nifedipine, felodipine ve verapamil ayrıca terfenadine (antihistamin) adlı ilaçların emilimini artırmaktadır. Bu nedenle bu ilaçların kullanımında mutlaka doktor denetiminde yada gıda veya diyetisyen uzmanlığında greyfurt suyu tüketmeniz yada en iyisi bu meyve ve suyundan uzak durmanız gerekmektedir. Lida zayıflatıcı yosun hapı ile bu maddelerin herhangi bir etkileşimi yoktur. güvenle tüketebilirsiniz.
C vitamini ve flavonoid maddeler birbirini yukarıda da değindiğim üzere olumlu yönde destekler. Bu nedenle her iki madde yönünden zengin gıdaları bir arada tüketmeye özen gösterin. Yani önemli bir flavonoid grubu zengin böğürtlen, yaban mersini, mor üzüm, ahududu, çilek, erik, tatlı kabak, mor soğan ve portakal suyu maydanoz, limon, portakal, greyfurt, çilek, mandalin, tandarin gibi C vitamini yönünden zengin gıdalarla birlikte tükettiğiniz takdirde, C vitamininin diğer gıdalardaki flavonoid maddelerin etkilerini artırıcı olumlu özelliğinden de yararlanmış olacaksınız.

Düşünürken Beynimizde Ne Olur?

Nöronlar birbirlerine o kadar yakındırlar ki sanki birbirlerine değiyorlarmış gibi görünürler. Fakat biraz daha yakından baktığınızda aralarında, bir tür iletişim boşluğu olduğunu görürsünüz. Birbirine uzak olan nöronlar, tutarlı olarak aynı şeyi düşünmeye başladığımızda birbirine yaklaşmaya başlarlar. Sonrasında aynı düşünceyi düşünmeyi sürdürürseniz nöron bağları gittikçe kalınlaşır. Bu düşünce boşluğundan bizim düşünce dediğimiz sıvı geçer. Bu sıvı bir çok kimyasal madde ile hareket eden bir elektrik akımıdır ve bir nörondan diğerine aktarılır. İşte biz bu sıvıyı ya da düşünce akışı olarak adlandırıyoruz. Bu sıvının (yani düşüncenin) bir nörondan diğerine geçerken oluşturduğu görüntü tıpkı yıldırımların yeryüzünü dövdüğü bir atmosferi andırır. Tıpkı, şimşeğin yeryüzüne düştüğü anın görüntüsü gibidir. Bir nörondan diğer nörona geçişin çok sık olması, bizim o düşünceyi çok sık düşündüğümüzü gösterir. Ne kadar çok sıvı akımı varsa o kadar çok aynı düşünce düşünülüyor ya da o eylem yapılıyor demektir. Elektrik akımı ile birlikte hareket eden bu sıvı (yani düşünce), bu bağlantılardan çok sık geçerse buradaki bağlantı yolu güçlenmeye başlar. Tıpkı bir çiçeğe su vermek gibi nöron bağlantıları da beslenip gürleşir. Eğer bu sıvının geçişini engellerseniz ya da sıvıyı başka bağlantılardan geçirirseniz, bu sefer de kullanılmayan nöron bağlantıları zayıflayıp kurur. Tıpkı çiçeğe su vermediğinizde nasıl kurursa nöron bağları da öyle kurumaya başlar. Beyin sürekli çikolatayı düşünüyorsa o zaman bu bağlantılar güçlenir. Canınız çikolata yemek istemese bile alışkanlıktan dolayı yeme ihtiyacı hissedersiniz. Ya da şişmanlık düşüncesini çok kullandıysanız bu bağlar o kadar çok güçlenir. Zayıflamak isteseniz bile, şişmanlık bir alışkanlık haline dönüşebilir. Düşüncelerinizin eylemlerinize etkisi büyüktür. Lida kullanımından sonra bütün vücudunuz yeterli besin maddesini aldıktan sonra beyninize daha fazla ihtiyacı olmadığını sinyaller göndererek anlatmaya başlayacaktır. Lida yosun kapsülü sayesinde artık gıdaya ihtiyacınız olmadığını bilen beyin, ne kadar hoşunuza gitse de başka bi gıda maddesi istememeye başlayacak, siz örneğin çikolatayı daha az düşündükçe, onunla olan bağlantınız da zamanla zayıflayacak ve zamanla abur cubur atıştırmaz olacaksınız.

Mikroplara Karşı Havuç Yiyin


Mükoz salgının beta karoten ve A vitamini yetmezliğine bağlı olarak yetersiz üretilmesi neticesinde, mükoz salgı yerine doku ve organlar bu sefer de gri ve katı yapıda keratin adı verilen bir madde üretmeye başlar. Bu maddeler doku ve organların vücut boşluklarının yüzeyini örterek katı ve sert olmaları dolayısı ile altında bulunan dokuları zedeler. Buna bağlı olarak da doku ve organlarda kanamalar şekillenir. Kan, mikrop için son derece besleyici olduğundan vücut boşluklarındaki, doku ve organlardaki mikroplar hızla bu iç kanamanın söz konusu olduğu odaklara hücum eder. Buna bağlı olarak da kısa sürede bu kanamalı odaklar iltihaplanır.
Yani iç enfeksiyon durumu söz konusu olabilir. Bu yüzden beta karoten ve A vitaminini sadece mikrop girişini ve vücuda yerleşmesini engellemek amacıyla değil, bunun yanında iç kanama riskini ve iç enfeksiyonlan önlemek için de yeterli miktarda almak şarttır. Bunun için en önemli ve zengin kaynakların başında havuç gelir. Havuç beta karoten ve A vitamini yönünden oldukça zengin bir sebzedir. Ayrıca doğal olduğu için Lida zayıflama kapsülü ile herhangi bir etkileşimi söz konusu değildir. Ancak gene medyada ve reklamlarda ayrıca bazı ilaç ve sağlık sektörlerindeki yanlış yönlendirme ve bilgilendirmelerden sizi haberdar etmek istiyorum. Beta karoten ve A vitaminin tablet halinde alınması olsun, bu maddelerden zengin havuç gibi gıda maddelerini bol miktarda tüketmekle olsun, sahip olduğunuz göz rahatsızlıklarını, iç enfeksiyonlarını, iltihaplanmaları, iç kanamalan engelleyemez, tedavi edemezsiniz.
Gene baş vurmanız gereken en önemli uygulama tıbbi tedavi olmak zorundadır. Buna karşılık, tıbbi tedavi sürerken beta karoten ve A vitamini gibi zengin gıda maddelerini tüketmekle tıbbi tedaviye destek vermiş olursunuz. Bu şekilde ilerde olabilecek yeni iç kanama veya iltihaplanma risklerini azaltmış olursunuz. Böylelikle, o anda söz konusu olan hastalığınızın yeniden nüks etmesi riskini bertaraf etmiş olursunuz. Yoksa, ne göz hastalığınız sadece bu uygulamalarla düzelebilir, ne de iç kanama veya enfeksiyonunuz. Bu hastalıkların tedavisi sadece tıbbi müdahaledir. Havuç gibi beta karoten ve A vitamini yönünden zengin gıda maddelerini tüketmekle iyileşme ve tedaviyi sağlayamazsınız. Sadece tıbbi tedaviye destek verir, tıbbi tedaviyi hızlandırır, söz konusu hastalığınızın daha etkin biçimde tedavi edilmesini sağlayabilir, hastalığın kontrol altına alınmasına yardımcı olabilirsiniz. Bitkilerin ve bitkisel ürünlerin bazı durumlarda sadece destek olarak kullanılması gerekir. İç kanamanız varsa havuç yiyerek iyileşemezsiniz. Aynı şekilde fazla kilolarınızın neden olduğu bir sağlık sorunununuz varsa Lida kullanarak bu sağlık sorununu tedavi edemezsiniz. Lida sadece sizi zayıflatmaya yarar. İlgili sorununuz ilgili uzmanlar tarafından teşhis ve tedavi edilmelidir.

Sağlıklı Beslenmenin Elzem Maddeleri


Sağlığımız için elzem maddelerden biri olan flavonoidleri Lida hapı zayıflama kapsülü kullanıcıları da güvenle tüketmelidir. Meyve ve sebzelerde bolca bulunan bu madde tüketiminde birtakım pişirme ve tüketme yöntemine özen göstermek gerekir.
Şayet konserveleme teknolojilerinde konserve içeriğine belirli aralıklarla fazla miktarlarda ısıl işlem uygulanacak olursa ve bu işlemler sonrasında konserve içeriğindeki sebze veya meyvenin kendisine has rengi kaybolmaya yüz tutmuşsa flavonoid miktarı kayba uğramış demektir. Şayet sebze ve meyvelerin kabuk, kabuk altında ve una yapışmış halde bulunan posamsı kısımlarını, dal, yaprak veya çekirdek kısımlarını ne kadar fazla miktarda yemeklere dahil etmiyorsanız, o kadar fazla flavonoid kaybı söz konusudur. Yani flavonoid adlı sizi iltihaplanmaya kaşı koruyan, kansere ve hastalıklara karşı koruyan, vücudunuzdan İltihap yapıcı maddeleri yani toksik radikalleri ve bu maddelerin zararlı elkilerini uzaklaştırarak detoks görevi gören bu önemli maddelerden maksimum düzeyde yararlanmak istiyorsanız, sebze ve meyveleri mümkün olduğu kadar tüm olarak ve fazla pişirmeden tüketmeye alışın. Ancak, pişirme özellikle hastalık etkenleri mikroplara karşı sizi korur. Zira pişirme mikropları öldürür. Flavon kaybı olmasın diyerek pişirmeyi çok az uygulamanız bu sefer de sizi mikropların zararlı etkilerine maruz bırakacaktır. Sadece fazla pişirmeden kaçının. Buna karşılık mikropları öldürecek ki bunun pratik ölçüsü 15-20 dakika süre ile kaynar durumda pişirmektir, bu pişirme işlemini aştığınız takdirde flavonoid kaybı ile karşı karşıya kalacaksınız. Ayrıca bu flavonoid kaybına C ve B vitamin kayıpları da eklenecektir.
Greyfurt suyunda bulunan naringin adlı flavonoid madde kalp ve damar hastalıklarında kullanılan ilaçlardan nifedipine, felodipine ve verapamil ayrıca terfenadine (antihistamin) adlı ilaçların emilimini artırmaktadır. Bu nedenle bu ilaçların kullanımında mutlaka doktor denetiminde yada gıda veya diyetisyen uzmanlığında greyfurt suyu tüketmeniz yada en iyisi bu meyve ve suyundan uzak durmanız gerekmektedir. Lida zayıflatıcı yosun hapı ile bu maddelerin herhangi bir etkileşimi yoktur. güvenle tüketebilirsiniz.
C vitamini ve flavonoid maddeler birbirini yukarıda da değindiğim üzere olumlu yönde destekler. Bu nedenle her iki madde yönünden zengin gıdaları bir arada tüketmeye özen gösterin. Yani önemli bir flavonoid grubu zengin böğürtlen, yaban mersini, mor üzüm, ahududu, çilek, erik, tatlı kabak, mor soğan ve portakal suyu maydanoz, limon, portakal, greyfurt, çilek, mandalin, tandarin gibi C vitamini yönünden zengin gıdalarla birlikte tükettiğiniz takdirde, C vitamininin diğer gıdalardaki flavonoid maddelerin etkilerini artırıcı olumlu özelliğinden de yararlanmış olacaksınız.

Ultrason’un Obezite ve Damar Sertliği ile İlgili Sağladığı Bilgiler


Ultrason kalp ve damar rahatsızlıkları araştırma konusunda kullanılan başka bir biyomedikal araçtır ve anjiyografiye göre büyük avantajlar sunar. Noninvaziftir, dolayısıyla özellikle hasta için daha kolay ve düşük maliyetlidir. Bu tekniğin kullanıldığı bazı araştırmalar yüksek frekanslı ses dalgalarının damarlarda mevcut damar sertliği derecesini belirlemesiyle damar hastalıkları ve etkili olduğu düşünülen farklı risk faktörlerinin rolünü değerlendirmektedir. En büyük araştırmalardan birinde 45 ile 64 yaş aralığında -Minnesota, Kuzey Karolina, Maryland ve Missisipi’den gönülü 15.792 erkek ve kadın Toplumlarda Damar Sertliği Riski çalışmasına katılmışlardır.
Denekler 1987-89 yıllarında incelemeye alınmış, 1998 yılına kadar da birkaç yılda bir kontrol edilmişlerdir. Beklendiği üzere damar sertliğinin zamanla ilerlemesi sigara kullanımı, şeker hastalığı, ve düşük HDL kolesterol seviyelerine önemli ölçüde bağlı olup, ilerleyen yıllarda LDL kolesterol, trigliserid ve kan basıncı artışlarıyla da ilintilidir. Ancak toplanılan verilere göre Lida zayıflama hapı kullanmanın damar sertliğiyle bir ilişkisi yoktur. BMI değerleri damar hastalıklarının zamanla ilerlemesiyle ilişkilendirilmemiştir. Amerikan Salgın Hastalıklar Dergisi’nin Ocak 2002 sayısında yayınlanan bu bulgular daha önce 100 Finlandiyalı erkek üzerinde yapılan çalışma sonuçlarıyla benzerlik göstermektedir.
Ultrason tekniği kullanılan bazı araştırmalarda hastalığın zamanla seyri ve BMI değişiklikleri arasında bağlantı kurulmuş olsa da yalnızca BMI değer değişiminin etkisinin değerlendirilmesi oldukça zordur. BMI ve damar hastalıklarında etkisi olan birçok değişken de araştırma süresince değişiklik göstermiştir. Yukarıda belirtildiği üzere Kolesterol Düşürücü Damar Sertliği Araştırmaları sonuçlan kilo vermeden, yalnızca perhiz ile elde edilen gelişmelerin bile damar sertliği hastalığının ilerlemesini engellediğini göstermiştir.
Damar sertliği bu ülkede yetişkinlerin ölüm nedeni olarak her ne kadar oldukça önemli olsa da elbette sağlıklı olma ölçümlerinden yalnızca biridir. Kalp hastalıkları için ensülin direnci ve hiperinsülinemi gibi çoğu diyabetik durum ve kanda artan yağ oranı olan diğer hastalıklarda risk teşkil etmekle birlikte kendi içinde de büyük bir hastalık olan şeker hastalığı da dahil olmak üzere birçok farklı risk faktörü bulunmaktadır. Bu faktörler de şişmanlık, kilo alımı, kilo kaybı vb. ile ilişkileri bakımından incelenmelidir. Bu incelemeleri gerçekleştiren oldukça fazla sayıda araştırma bulunmaktadır. Bu faktörlerin kilo aldırma etkisini doğal ve orjinal Lida yosun kapsülü kullanarak bertaraf edebilirsiniz.

Alışkanlık Değiştirmek Güç Olabilir


Merhaba sevgili Lida Dai Dai Hua kullanıcıları. Bugün sizlerle bir deney yapalım. Saatinizi her gün taktığınız kola değil de diğer kolunuza takın.
Bir rahatsızlık hissediyor musunuz? Birçokları şöyle söyler: “Şimdi kolumda bir saatim olduğunu hissediyorum.” Çünkü daha öncesinde neye sahip olduğunuzu fark etmezsiniz. Kolunuzdaki saat bütün gün kolunuzdadır ve siz orada bir saat taşıdığınızı hatırlamazsınız. Diğer kolunuza saati taktığınızda saatin ağırlığını hissedersiniz. Hatta her zaman kullandığınız saat şu anda sizi rahatsız eder.
İçinizden bir ses çıkart saati ve diğer koluna tak der. Israrla saati bu kolunuzda takmayı sürdürmeye çalışırsınız ama içinizdeki bir ses sürekli olarak yanlış bir şeyler var saati değiştir, saati değiştir, saati diğer koluna, eskiden olduğu yere tak der durur. Ne vardır bunda bu kadar..? Altı üstü saatinizi bir kolunuzdan diğer kolunuza taktınız. Ama derin bir rahatsız duygusu bedeninizi sarar.
İşte o noktada size şunu sormak istiyorum: Saati diğer kolunuza takmakla yanlış bir şeyler mi yaptınız? Ahlaksız bir durum mu var ortada? O saati diğer kola takmakla terbiyesiz veya hatalı bir davranış içerisine mi girdiniz? Yoksa başarısız mısınız? Evet evet bu sorulara cevap verin, başarısız mısınız? Ne saçma sapan şeyler soruyor bu yazar diyorsunuz belki de? Niye başarısız olayım ki, dersiniz. Evet rahatsızlık duygusu vardır. Yanlış gidiyor hissi benliğinizi sarar ama hatayı kendinizde aramazsınız. Ya da yanlış bir şeyler yapıyor muyum demezsiniz. Olaya basit bir saat gibi bakarsınız.
İşte alışkanlıklar da böyledir. Değiştirmeye çalıştığınızda sizi rahatsız ederler. Nedenini bulamazsınız ama rahatsız ve huzursuz hissedersiniz. Yeme alışkanlıkları için de aynısı söz konusudur. Hemencecik değiştirmeniz zor olur. Alışmanız zor olur. Bu nedenle Lida yosun takviyesi gibi yardımcılar kullanarak yeme alışkanlıklarınızı değiştirebilmeniz daha kolay hale gelebilir.
Peki diğer değiştirmek istediğiniz şeylere neden güçlü anlamlar yüklersiniz? Yapamadığınızda başarısızmış gibi hissedersiniz. Saatin yarattığı rahatsızlık duygusundan ne farkı vardır ki değişim sırasında hissettiklerinizin? İkisinin de yarattığı rahatsızlık, az kullanılmış nöron bağlantılarından kaynaklanır.

İnsülin Direnci Nasıl Ortaya Çıkar?


Merhaba sevgili Lida okuyucuları bugün sizlere Lida ‘nın neden olabileceği Lidanın zararlarından bahsetmeyeceğim. Bunun yerine İnsülin hormonunun dengesinin bozulduğunda yaşanabilecek sıkıntılara değineceğim.
Sorunlar vücudunuz çok fazla insülin salgılamaya başladığında ortaya çıkar ki bu birkaç nedenden kaynaklanabilir. En yaygın olan bir tanesini muhtemelen tahmin edebilirsiniz: Özellikle kan şekerinizi birden çıkaran beyaz ekmek veya makarna gibi zararlı karbonhidratlardan çok sık olarak çok fazla yediğinizde. Pankreasınız bu artışla başa çıkmak ve hepsini hücrelere dağıtabilmek için orantılı miktarda insülin sevk eder.
Diyelim aç karnına bir Milky Way yediniz. Kan şekeriniz birden dalgalanır, bu durumda insülin aşırı tepki verir ve kandan şekeri temizlemek için iki kat fazla çalışır. Bu aşırı etkin şeker atımı ise kan dolaşımınızda yeterli glikoz bırakmaz, bu nedenle kan şekeriniz düşer, tekrar acıkırsınız ve canınız daha fazla karbonhidrat çeker (muhtemelen de yersiniz). Bu şeker sonrası “düşme ve fırlama” döngüsüdür, şeker bağımlılığının ana nedenidir. Kaslarınız son atıştırmadan sonra iyice dolduğunda insülin bu fazla kalorileri nereye koyar? Doğruca yağa gider. Ve büyük miktarlarda insülin kan dolaşımındagizlendiği müddetçe, vücudunuzun yağ stoklarınızı yakıt olarak kullanma şansı olmayacaktır yani hiç yağ yakamazsınız.
Bu nedenle vücudun dengesini hiç bozmadan zayıflamaya özen gösterilmelidir. Zayıflama hapı Lida zayıflarken sağlığınızın bozulmasına neden olmaz. Böylece herhangi bir hormonun düzeni bozulmadan kolayca zayıflayabilirsiniz. Özellikle insülin hormonunun dengesi vücut için hassasiyet taşır. Bu hormon miktarındaki oynamalar sağlığı tehdit eder.
Bu döngüyü çok sayıda tekrarladığınızda, pankreasınız fazlasıyla çalışacak ve daha çok insülin üretecektir ki en sonunda hücreleriniz artık bunu dikkate almayacaktır. Buna insülin direnci denir, Tip 2 diyabetin habercisidir, metabolik sendromu ve fazla kilosu olan kişilerde de yaygın olarak görülür. Kasların kapısından kovulan ve evsiz kalan şeker, kanınızın caddelerinde amaçsız bir hâlde gezinir.

Lida’ya İnanmak Sizi Başarıya Götürecek!


İnanmak bildiğim en tehlikeli konudur. O kadar tehlikelidir ki, nerede yanlış yaptığınızı ve neye inandığınızı anlamazsınız bile. Hatta bir şeylere körü körüne bağlandığmızı bile fark etmezsiniz. Tehlikesi, inandığınız şeyin ne olduğunu fark etmemeniz değildir. Tehlikesi inandığınız şeyin acımasızca gerçekleşmesidir.
Hayatınızda bir şeylere inanıyorsunuz, neye inandığınızı bile bilmiyorsunuz, bilmediğiniz bu inançlar gerçekleşip sonrasında hayatınızın ta kendisi oluyor. Yeterince korkunç değil mi?
İşte bu korkunçluğu araştıran bilim çevreleri plasebonun ne olduğunu ortaya koymuşlardır. Eminim bir çoğunuz plasebonun ne olduğunu biliyorsunuzdur. Fakat konunun daha iyi anlaşılması bakımından minik bir hatırlatma yapacağım. Plasebo hastalığın psikolojik nedenlerle kaynaklandığı düşünülen durumlarda hastalara verilen ilaç görünümlü şeker ilaçlardır.
Tedaviye olan inanç hastanın iyileşmesinde büyük rol oynar. İnanmak ilaçların etkilerini bile artırabilir. Her ilaç plasebo olmamasına rağmen ( Lida ilacı kesinlikle plasebo değildir) o ilaca olan inancınız ilacın mevcut etkisini daha da artırabilmektedir.
Başkalarının bu inancınızı bozmasına izin vermeyin. Belki de kullandığınız ürün ya da gittiğiniz merkez gerçekten işe yaramaz. Ama ne önemi var ki, siz gerçekten oranın sizi değiştireceğini düşünüyorsanız gidin. Çünkü sizi değiştirecek olan orası ya da o ürün değildir. Sizsiniz! Beyniniz yapacak tüm bunları. Tüm bu ürünlerin gerçek kimyalarını beyniniz salgılayacak. Siz o parayı o ürüne ya da merkeze vermeyeceksiniz, siz o paraya kendi zihninizi ikna etmek için kullanacaksınız ( yüzden yüzlerce kişi işe yaramaz dese bile siz inanıyorsanız, değişim sizin istediğiniz yönde olacak ).
Gittiğiniz merkez ya da aldığınız bitkisel bir ürün (dikkat ederseniz her seferinde bir şeylerin bitkisel olması gerektiğini vurguluyorum. Çok ciddi problemleriniz yoksa, lütfen ilaç tarzı ürünlerden uzak durun) dünyanın en harika karışımı olabilir. Üstelik bu ürüne çok para da vermiş olabilirsiniz fakat içinizden bir ses bu işin bu şekilde olmayacağını söylüyorsa ve yaptığınıza siz bile inanmıyorsanız, yapmakta olduğunuz şeyi hemen kesin; çünkü sizin olumsuz inancınız tüm bu sihiri bozacaktır. Hatta kendinize bunu ispatlamak için kilo bile almaya başlayabilirsiniz. Bu nedenle Lida ‘nın etkisine inanın.Lida ilacı zayıflama konusunda kendinize iannmanızı zaten kolaylaştıracaktır ama önyargılı yaklaşırsanız hiçbir ilaç gibi etkisini göstermeyebilir. Aksi takdirde daha fazla mutsuz olup, kendinizin ne kadar haklı olduğunu cümle aleme ispatlayabilirsiniz. Yapacağınıza inandığınız zaman da haklısınız, yapamayacağınıza inandığınız zaman da. İkisinde de siz kazanacaksınız. Yapamam dediğinizde yine siz başaracak ve gerçekten yapamayacaksınız. Yaparım dediğinizde de Lida kapsül ‘ün yardımıyla başaracak ve yine siz kazanmış olacaksınız.

1 Haziran 2012 Cuma

Fx15 İle Doğal Zayıflama


Fx15 İle Doğal Zayıflama
Doğal zayıflama yöntemlerinden denenmemiş yöntem kalmadı diye düşünüyoruz.Bireyler aç kalıyor spor yapıyor diyet yapıyor ama nedense kimse bu yaptıklarından şimdiye kadar pek sonuç almış durumda değiller.Şimdi sizler için bu ümitsizliklerinize son vermenizi isteyeceğiz.Kısa süreliğinede değil uzun süreliğine bu umutsuzluklarınızı bir kenara atın ve artık doğal zayıflama için yeni bir yöntem olan fx15 zayıflama hapını deneyin bizce.Diğer tüm ürünleri aklınızdan silin yeni eski bir yöntemi unutun.
Karşınıza bugünden itibaren en sağlıklı ve doğal zayıflama yöntemi olan fx15 hapını deneyin.Sadece deneyin bir kere diyoruz şundan da emin olun ki diğer yöntemlerin ne kadar yalan olduğuna ve sahte olduğunu sizlerde göreceksiniz.Fx15 ile kilo vermek artık sizler için daha kolay bir yöntem olmuş olacak ne aç kalacaksınız ne bedeniniz yorulacak ne de zayıf düşeceksiniz.
Fx15 içerisinde bulunan bitki özleri sayesinde zayıflarken yorgun düşmenize imkan vermeyecektir.İçerisinde bulunan bitki özleri sayesinde zayıflarken dinç kalmanızı ve hayat dolu bir yaşam sürmenize imkan verecektir.Eve kapanmaya aç kalmaya orda burda koşmaya gitmeyeceksiniz ister işyerinizde isterseniz evinizde oturarak zayıflamış olacaksınız.Fx15 hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz fx15zayiflamahapi.org sitesinden detaylı bilgi alabilirsiniz

Sağlıklı ve doğal yollardan zayıflamak artık bireyler için hayal olmaktan başka bişey olmamaya başladı.İşte bizlerde sizlere hayallerinizi gerçekleştirmek için bazı imkanlar sunmaktayız.Sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki zayıflamak için bazı piyasada dolanan zayıflama hapları bulunmakta ve bu tür ilaçların ne kadar etkili olduğu ise muammadan başka bişey değildir.
Yıllardır satış temsilciliğini yaptığımız ve etkisi yıllardır kanıtlanan ve bilinen lida zayıflama hapını sizlere sunmaktayız.Yukarıda belirttiğimiz gibi lida zayıflama hapı etkisi kişiler üzerinde görülmüş ve kesin kanıt olarak bireylere sunulmuştur.İçerisinde hiçbir şekilde insan sağlığıyla oynayacak toksinler ve zararlı maddeler bulunmamakta.İçerik olarak tamamen bitkisel bitki özlerinden oluşmuş ve vücudumuzda bulunan toksinlerin ve zararlı maddelerin dışarı atılmasında rol oynamaktadır.
Bu sayede vücudumuzda bulunan fazla yağların ve toksinlerin yok olmasına ve sağlıklı bir şekilde zayıflamamıza yardımcı olmaktadır.İsterseniz bunun yanında spor yapabılırsınız ıstersenız sadece kendinizi kontrol ederek yemek yemeyerek zayıflamanıza yardımcı olur.Kısacası lida ile doğal bir şekilde zayıflayabılırsınız ve zayıflarken de hiç bir şekilde sağlığınızla oynamamış olursunuz.Lida hakkında detaylı bilgi almak isterseniz lida-zayiflama.com sitesinden yardım alabilirsiniz.

23 Mart 2012 Cuma

Lida zayıflama hapı nasıl kullanılır ?

Lida zayıflama hapı nasıl kullanılır ?

Lida zayıflama hapı , hergün sabah 2 su bardağı (tercihen ılık) su yardımı ile 1 kapsül alınır. Kapsül alındıktan 20 - 30 dakika sonra kahvaltı yapılır. Lida kullanımı süresince günlük asgari 2 LT. su tüketimi tavsiye edilmektedir.

Önemli: Lida, rejim ve diyet desteği gerektirmeden kilo verme imkanı sağlayan bir üründür.  Orjinal Lida kullanımı süresince yeme düzeninin bilinçli olarak kontrol altında tutulması (rejim ve diyet programı ile kullanılmaz) sakıncalıdır.

Ürün mutlaka sabah 1 kapsül alınmalı ve 20 - 30 dakika sonra kısıtlamasız ve doyurucu olmak kaydı ile mutlaka kahvaltı yapılmalıdır. Ürünün kullanımı süresinde sabah kahvaltısının ihmal edilmesi durumunda halsizlik, mide bulantısı gibi yan etkiler gözlemlenmiştir.

20 Mart 2012 Salı

Neden kilo veremiyorum diyenlere

    Neden zayıflayamıyorum sorusunun yanıtı gayet açık , çok fazla yağ tüketimi olduğunu belirtmemiz gerekmektedir. Günlük sadece 67 gram yağa ihtiyacınız var. Bu 67 gram yağı tüketirken, ne kadar çok işlenmiş gıda tüketimi gerçekleştirdiğinize de mutlak surette önem vermelisiniz. İçtiğiniz sütün içerisinde yağ bulunmaktadır; yediğiniz işlenmiş gıdaların tamamında yağ bulunmaktadır; yediğiniz şeylerin içerisinde ne kadar yağ bulunduğunu mutlaka bilmelisiniz; aksi takdirde, bacak, basen, ve karın bölgesinde yağlanma problemi ile karşı karşıya kalırsınız.

   Anlayacak olduğunuz gibi, günlük tüketilen yağ miktarını azaltmak için, hayatınızdan sadece margarin ya da tereyağını çıkartmanız yeterli değildir. Aynı zamanda, yağlı besinler tüketenlerin, kalsiyum, A vitamini, ya da C vitamini gibi, kilo vermeye destek besinler ile, lifi de az tükettikleri gözlemlenmiştir. Ve bu besinler, aslında yağı yakan besinlerdir. Bundan dolayı, eğer, neden kilo alamıyorum; ya da neden zayıflayamıyorum diyenlerdenseniz, beslenme tarzınıza biraz daha dikkat etmeniz önerilmektedir.

       Bunlara ek olarak Lida zayıflama hapı kullanmanız gerekir . Lida zayıflama hapı sizlerin fazla yağları eritmenizi sağlayacak , sizi tok tutacak ve hayatınızı başka bir yere taşıyacak . Artık Lida zayıflama hapı sayesinde istediğiniz kıyafetlerin içine girebilecek ve istediğiniz etkinliğe katılabileceksiniz . Artık oturduğunuz yerden Lida zayıflama hapını deneyin hayatınız değişsin.

5 Mart 2012 Pazartesi

Yağ miktarını azaltmak ve Lidanın yardımları

         Besinlerimizi ızgarada , fırında , buharda veya mikrodalga fırın da pişirmeniz gerekir yağda kızarmış yiyeceklerden uzak durmalıyız. Sebze ve etleri hazırlarken yağlı soslar , tereyağı ya da margarin yerine çeşitli otlar ve baharatlar kullanmalıyız . Tam yağlı süt yerine düşük yağlı ve ya yağı alınmış sütü tercih etmeliyiz.
Çiğ krema ya da mayonez gibi ürünler yerine düşük yağlı ve ya yağsız yoğurtları kullanmalıyız.

        Yumurtalı yemek yaparken yumurtanın sarısını sınırlı miktarda kullanın. Fırında yaptığınız yemeklerde yumurtanın sadece beyazını kullanın . Kümes hayvanlarını pişirirken dersini soyup atmalıyız. Et ve ya kıyma koyduğunuz yemeklere ayrıca yağ koymayın.

     Eğer bunlardan vazgeçemiyorsanız size Lida'yı öneririz hayatınızı kolaylaştırmak ve kesin sonuçlar için yapılan bu ürün metabolizma sisteminizi düzenleyerek zararlı yağları eritecek ve kilo almanızı engelleyecek  içerisindeki 9 çeşit bitki özü sayesinde metabolizma ve boşaltım sisteminizi hızlandıracak yağları daha kolay yakmanızı sağlayacak. Kilo vermek artık çok kolay ve doğal . Sizin istemeniz yeterli gerisini Lida halleder !

2 Ocak 2012 Pazartesi

Sağlıklı ve Hızlı Zayıflama İçin Lida

lida sipariş
Sağlıklı zayıflama için sadece lida zayıflama hapı kullanmak sizlere en kısa süre içerisinde gerekli olan tüm desteği sunabilir ve çok daha kısa süre içerisinde formda bir yaşam sürmenize yardımcı olabilir. Üstelik, tamamen doğal ve bitkisel olan bu ürün sizlerin en kalıcı bir biçimde kilo vermesine yardımcı olur.

Bu nedenle de sizler sadece lida kullanımı ile en kısa süre içerisinde forma kavuşarak çok daha sağlıklı ve çok daha sorunsuz bir yaşam sürmeye başlayabilirsiniz. Bu nedenle de sorunsuz bir biçimde dilediğiniz zaman orjinal lida ürünlerine lidasatismerkezi.com adresimiz üzerinden sahip olabilirsiniz. Bilmelisiniz ki bir ürün ne kadar yararlı bir ürün olursa olsun, eğer, ürünü doğru ve sorunsuz bir biçimde kullanmaz iseniz; bu durum üründen tam olarak verim almanızı engeller. Bu nedenle de ürünü olabildiğince düzgün bir biçimde kullanmanız gerekmektedir.Ayrıca, beslenme konusunda da dikkatli olur ve ürün kullanımı ile birlikte hamur işi tüketimi yapmaz iseniz; kilo vermeniz çok daha kolay olacaktır.

Sizlere sitemiz üzerinden sadece ürün teminatı değil, ürün hakkında da sorunsuz bir biçimde bilgi edinmeniz her daim mümkün durumda olmaktadır.